Kafelerde Satranç
Turnuvalardaki rekabetçi ortam, müsabakalarda başarılı olmak için alınan eğitimler ve gelişme iddiasındaki oyunculara hitaben hazırlanmış kaynaklar, satrancın en fazla ilgi duyulan sportif yönüne hizmet etmekte. Bu gerçeğe herhangi bir itiraz söz konusu olamaz; ancak, satrancı yalnızca bu yönünden ibaret saymak doğru olabilir mi?
Reyting, ünvan ve şampiyonlukların heyecanı içinde, satrancın sahip olduğu eşsiz hazineyi çoğu zaman unutuyoruz:
"Satranç Kültürü". Hâlbuki satranç en başında, bir kültürel etkinlik olarak yola çıkmamış mıydı?
Satrançseverler Derneği'nin bir süredir düzenlemekte olduğu 'satranç & kafe buluşmaları'nı ilgiyle takip ediyorum. Herhangi bir kazanım beklentisi olmadan, yalnızca ve yalnızca satrancın izole olmayan, daha sosyal mekânlarda, kitlelerce oynanır olması için ortaya konan çabalar benim gözümde çok değerli. Bu buluşmaları izlerken, zihnimde ancak satranç tarihine ilişkin kitaplarda rastladığımız o ortamlar canlanıyor...
Satrancın kafelerde yer bulduğu kentlerin başında Viyana gelmekte. Günümüzde tarihi kimliğiyle turistik bir mekân olan
Café Central'ın bir dönem
"Die Schachhochschule" ifadesiyle anılması bu durumun bir göstergesi. Daha önce fotoğraflarını paylaştığım
'Schach und Spiele''nin kurucusu
Michael Ehn'in kitabı da işte bu kültürü inceliyor:
- Bir aydınlanma forumu olarak kahvehaneler
- Büyük satranç ustası Johann Baptist Allgaier
- İlk satranç kitapları ve ustaları
- Satrancın altın çağları
- Viyana satranç topluluğu ve ustaları
- İlk Dünya Satranç Şampiyonu Wilhelm Steinitz
- Yüzyılın başında Viyana satranç sahnesi
- Carl Schlechter - sessiz dahi ve neredeyse Dünya Şampiyonu
- Satranç dünyasının merkezinde
- Kadın satrancı
- Satranç tahtasındaki ünlüler
- Siyasallaşma ve Anti-Semitizm
- Üç Viyanalı ustanın portresi
- Serbest Satranç (Hipermodernler)
Bir spor branşına ait atmosferin yerleşik bir hal alabilmesi için birbirinden bağımsız birçok farklı şartın yerine getirilmiş olması gerekir. Her biri önemli olan bu şartlar, farkında olmadan birbirlerini de besler. Öyle olması kültürel yönün amacı hiçbir zaman değil, ancak sportif başarının sürekliliği için ona ve geleneklere ihtiyaç mutlak!
- Geniales Schach im Wiener Kaffeehaus 1750-1918 (Michael Ehn, Edition Steinbauer 2017)