Satrançseverlerin tamamı için geçerli mi, emin değilim; ancak tarihi geçmişe sahip kulüpler beni en fazla duygulandıran oluşumlar. Satrancın, farklı bir yöne savrularak bambaşka bir boyut kazanmasıyla,
'kulüp' dendiğinde artık ilk akla gelen yapılar eğitim merkezleri. Oysa çok değil; bundan yirmi yıl kadar önce, satranç dünyasının nabzı, yediden yetmişe herkese hitap eden 'dernek' ve 'kulüp'lerde atmaktaydı.
Marshall Satranç Kulübü ile birlikte New York'un en meşhur kulübü olan
Manhattan Satranç Kulübü, imkânı olan bir grup satrançseverin girişimleriyle 1877 yılında kurulur. 1886 ve 1890/91 yıllarındaki ünvan maçlarına ev sahipliği yaptıktan sonra, en büyük organizasyonlarını
1924 ve
1927 New York Uluslararası Satranç Turnuvaları'yla gerçekleştirir. Sonraları ise uzun müddet bu çapta bir etkinlik düzenleyemez. Olumsuzluğun esas sebebi coğrafi meselelerdir: Dünyanın en kuvvetli oyuncuları olan Avrupalı ustaların Amerika'da oynamalarının önünde, mesafeler önemli bir engel teşkil edince, satranç dünyasının kalbi o yıllarda Yeni Dünya'dan ziyade Avrupa'da atar.
ABD satrancının önde gelen isimleri Reshevsky, Fine, Horowitz, Steiner ve Kashdan, satranç olimpiyatlarının dışında ülkelerini temsil edebilecekleri fırsatları pek yakalayamazlar. Bir uluslararası turnuvayı ABD'de düzenlemekten başka bir çare yoktur. Capablanca'nın Alekhine'in önünde kazandığı önemli turnuvadan 21 yıl sonra, zorlu görevi yerine getirebilmek için Manhattan Satranç Kulübü patronlarının eline bir fırsat geçer:
Euwe,
Najdorf ve
Ståhlberg Aralık 1948'de, birbirlerinden habersiz, New York'ta olacaklardır. Heyecan verici haberi alan Kulüp Başkan Yardımcısı
Sidney Kenton, bir turnuva düzenlenmesi planını satrançsever dostlarıyla paylaşır ve kısa süre içinde hatırı sayılır bir tutar ($5.800) organizasyon için toplanır.
Etkinlikten çekilen Ståhlberg'in yerine
Pilnik'in katılınca, turnuva tekrar kuvvetli bir kimliğe bürünür. Kura sonrasında isimler sırasıyla şu şekilde yer alır:
Steiner,
Kramer,
Najdorf,
Kashdan,
Fine,
Euwe,
Bisguier,
Pilnik,
Denker,
Horowitz. Turnuvayı 8/9 puanla, en yakın rakibinin 1,5 puan önünde kazanan
Reuben Fine'dır. Anlaşılan, mesleki zorunluluklardan dolayı 10 yılı aşkın bir süredir satrançtan uzak kalmasının, Amerikalı ustanın oyunu üzerinde bir tesiri olmamıştır.
Najdorf ikinci olurken,
Euwe ve
Pilnik üçüncülüğü paylaşır.
Ödül töreni 4 Ocak 1949'ta, turnuvanın diğer hamisi
Wertheim'ın evinde düzenlenir. Buluşmaya Montreal'deki işleri sebebiyle Euwe katılamaz, fakat kendisinin yerini beklenmedik şekilde dolduran, FIDE Başkan Yardımcı
Rogard olur.
Turnuva kitapları tek başlarına, mükemmel buluşmaları unutulmaz kılan unsurlar değil elbette. Kiminin maddi desteği, kiminin oyuncu olarak katılımı, kiminin ise yalnızca orada olmasıyla sözü geçen turnuvalar düzenlenebiliyor, etkinlikler yapılabiliyor. Güçlükler içinde başarılanlar ise, boyutu ne büyüklükte olursa olsun, her şeyden anlamlı oluyor.
Manhattan Satranç Kulübü'nün kitabını görür görmez, aklıma bugünlerde küllerinden doğan
İstanbul Satranç Derneği ve üzerinde emeği geçenler geldi. Hayatın akışının hızlandığı ve her şeyin çabuk tüketildiği günümüzde bir satranç derneğini ayakta tutabilmek, elbette ki kolay değil. Fakat onun tarihine saygı duyan, anılarına sahip çıkan satrançseverler oldukça her şey mümkün!
-
The Book of the International Chess Tournament New York 1948-49, Hans Kmoch (Albert Pinkus & 'Chess' Sutton Coldfield England, 1950).