'Satrancın altın çağı' ifadesiyle sizce hangi dönem kastedilmekte? Kimileri tarihin en uzun soluklu bire bir rekabetinin yaşandığı
Karpov-Kasparov dönemini işaret eder. Bazıları için Fischer'ın tahta olan durdurulamaz yükselişi ve gerilimin
Asrın Maçı'yla doruk noktasına ulaşmasıyla 70'lerin ilk seneleridir sözü geçen. Ya da satrancın evlerimizin içine girerek geçmişe kıyasla çok daha büyük kitlelerce takip edildiği günümüzde,
Carlsen'in tartışılmaz hâkimiyetidir birçok satrançsevere heyecan veren.
Yukarıdaki satırlarda görüldüğü üzere, bir dönemi tasvir ederken öncelikle o dönemin önde gelen ustalarına başvuruyoruz. Bu da çok doğal; milyonlar tarafından yüzyıllardır oynanmasına karşın,
satranç tarihinde yalnızca on yedi resmî Dünya Şampiyonu bulununca, satrançseverler kendilerini âdeta bağırlarına basıyor.
'Altın çağ' benim içinse II. Dünya Savaşı sonrası dönem: Yanlış anlaşılmasın; Sovyet kültürüne olan hayranlığın bu durumda önemli bir etkisi yok. Bende merak uyandıran, birbirinden bambaşka karaktere ve farklı oyun stillerine sahip ustaların, 'Sovyet satranç ekolü'nü yaratmış olmaları. Botvinnik'in sistematik yaklaşımı, Smyslov'un ahengi öne çıkarışı, Tal'in fedalarla bezeli oyunları, Petrosian'ın tehlikeleri öngörüşü ve Spassky'nin evrenselliği... Bu kısıtlı tanımlamalar dahi, farklı tarzları ve hatta dünya görüşlerini anlatmak için yeterli oluyor.
Andrew Soltis'in gelişim heveslisi satrançseverler için birçok öğretici kitap kaleme aldığını önceki yazılarımızdan birinde belirtmiştim. Fakat
McFarland Yayınevi'nin satranç bölümünde çizgi çoktan belirlenmiştir: İz bırakan figürler hakkında hazırlanan, satranç tarihi ve kültürüne yönelik kitaplarla nispeten küçük bir kitlenin ilgi göstereceği saygın çalışmalara yer veriliyor.
"Smyslov, Bronstein, Geller, Taimanov ve Averbakh" da bunlardan biri.
Yazarın
"Sovyet Satrancı 1917-1991" ve
"Mikhail Botvinnik" eserlerinin ardından, bahsettiğim 'altın çağa' vurgu yapan bir başka kitabı daha yayımlanmıştı:
"Tal, Petrosian, Spassky ve Korchnoi". Ne kadar kalın olursa olsun, tek bir kitapta her bir ustaya yeterli alanı tahsis edebilmek elbette mümkün olmaz. Dolayısıyla Soltis 'çoklu satranç biyografisi' diye tabir ettiği kitaplarında akademik dilden uzaklaşır ve okurlara sözü geçen ustaların parlak oyunlarını sunarken, esas olarak kahramanların hikâyelerinin kesiştiği yerleri öne çıkarır.
Dikkatli satrançsever, yazarın dönemi ele alan ilk kitabında neden Smyslov yerine Korchnoi ismine yer verdiği sorgulayabilir. İlk defa gördüğümde unutulduğunu düşündüğüm 'el' lakaplı Vasily Vasilyevich, ikinci kitaptaki yegâne Dünya Şampiyonu. Soltis'in ilgili tercihte bulunurken, kronolojiyi dikkate aldığı gibi, aynı zamanda da şampiyonlar ile adaylar arasında herhangi bir fark görmediğini düşünüyorum. Ona göre güç anlamında birbirlerinden pek de uzak olmayan isimlerin şampiyon olmalarını sağlayan, ya da aday olarak kalmalarına sebep olan ilk unsur
'kader'dir:
"Önemli bir karar, Büyükusta Bronstein'ı Nazilerin elinde neredeyse kesin bir ölümden kurtardı; önemli bir hamle onun dünya şampiyonluğuna mal oldu. Rus şampiyon Taimanov, Fischer'a karşı kaybı hayatını mahvedene kadar Sovyet devletinin bir kahramanı değil miydi? Geller'in dünya şampiyonu olma hayali, nefret ettiği rakibi Fischer'e karşı yaptığı kötü hamleyle suya düştü. Averbakh'ın, kaderin 'Don Kişot-vari' doğası dışında nasıl dünyanın en yaşlı büyükustası olduğuna dair hiçbir açıklaması yoktu. Beş isim arasında Dünya Şampiyonu olan tek kişi Smyslov, yalnızca bir yıl saltanat sürecekti; şansının ona mümkün olan en kötü zamanda zatürre verdiğini söyledi. Bu kitap, satranç tarihinin beş büyük oyuncusunun hayatlarında kaderin nasıl değişken bir rol oynadığını ele alıyor..."
McFarland'ın her zamanki baskı kalitesi, Soltis'in hikâye anlatıcılığını çok daha keyifli kılıyor. Satranç tarihi üzerine yapılan akademik çalışmalar yerine, şampiyonların da birer insanoğlu olduklarını hatırlatan incelemeler size hitap ediyorsa, Soltis'in araştırmalarını gözünüz kapalı edinebilirsiniz. Tıpkı Sosonko'nun derlemeleri gibi...
- Smyslov, Bronstein, Geller, Taimanov and Averbakh, Andrew Soltis (McFarland 2021)